Hydroseeding
Hydroseeding Nedir ve Neden Önemlidir?
Gür ve sağlıklı çim alanlar yaratmak isteyenler için giderek yaygınlaşan bir çözüm haline gelen hydroseeding, geniş alanlarda çim ekiminin zorluklarına da bir çaredir. Kuru tohum veya hazır çim uygulamalarının aksine, hydroseeding yönteminde, tohumla beraber, sağlıklı bir yüzey toprağı için gerekli su, gübre ve diğer faydalı kimyasallar da serilir.
Profesyonel hydroseeding uygulamalarında, yukarıda saydığımız öğeler karıştırılıp, bağlayıcı bir madde, malçla birlikte bir tankın içine yerleştirilir. Böylece elde edilen karışım, istenilen alana püskürtücü bir ağız yardımıyla püskürtülür. Peki bunun geleneksel yöntemlere üstünlüğü nedir?
Büyük Ticari Alanlar İçin Uygun Bir Tercih
Malçın, tohumun ve gübrenin ayrı ayrı uygulanıp sulanmasını gerektiren kuru tohum ekimi gibi geleneksel yöntemler kadar, hazır çim uygulamaları da çok fazla fiziksel emek gerektirir. Bunu birkaç dönüme yaydığınızda, hydroseeding ile edeceğiniz emek ve zaman tasarrufunu bir düşünün.
Hidromalçlama veya hidroçim gibi, hydroseeding işlemi de başta ulaşılması zor, eğimli alanlara çim ekmek için tasarlanmıştı. Sonraları geniş ticari alanlarda giderek tercih edilir olan bu yöntem, aşağıdaki durumlar için idealdir:
● Pirinç, buğday, üzüm ve şeker pancarı gibi tarım ürünlerinde rekolte artırılması
● Parklarda, havalimanlarında, çocuk parklarında ve golf sahalarında çim alanların canlandırılması
● Kömür madenlerinde maden kuyularının ve tümseklerinin yeşillendirilmesi
● Hidroelektrik santrallerin etrafındaki alanların rehabilite edilmesi
● Baraj ve nehir kıyıları ve sel suyu toplama havzaları
● Ağaçlandırma alanlarında dikim çukurlarının etkinleştirilmesi
● Kentsel ve endüstriyel atıkların ıslahı
● Toz kontrolü gerektiren alanlar
● İçme suyu alanlarının yeşillendirilmesi
● İnşaat ve moloz rehabilitasyonu
● Refüjler
● Orman yangını alanlarının rehabilitasyonu
Hydroseeding’in Faydaları Nelerdir?
Hydroseeding işlemi, tohum ekimi yöntemlerine bir yenisini katmaktan öte, ticari uygulamalarda birçok yararı da beraberinde getiren kayda değer bir seçenektir. Bu yöntem, otoyollarda, maden ocaklarında, perakendeci mağazaların açık alanlarında harika bir görünümün yanı sıra pek çok avantaj da sağlar:
● Daha Kaliteli Çim – Gübreyi, malçı ve suyu eşit olarak dağıtan işlem sayesinde, çim tohumu kaçınılmaz olarak daha hızlı çimlenir ve bunun sonucunda elde edilen çim daha bol, daha yoğun ve daha kaliteli olur.
● Daha Uygun Maliyet – İster düz, ister eğimli olsun, geniş alanlarda kusursuz sonuçlar elde etmek için, hazır çim sermekten çok daha uygun maliyetlidir. Bu da yapılması gereken yatırım miktarını önemli ölçüde azaltır.
● Yabani Ot Kontrolü – Hydroseeding uygulamalarında kullanılan karışım genellikle çok daha az yabani ot tohumu içerir. Bu da çimin bakım masraflarını önemli ölçüde azaltır.
● Erozyon Kontrolü – Özellikle de eğimli çıplak toprak (otoyol kenarları gibi) söz konusu olduğunda, rüzgâr ve yağmur nedeniyle erozyon için uygun ortam oluşabilir. Çim kökleri ihtiyaç duyulan yapıyı sağladığından, hydroseeding erozyonu önlemeye katkıda bulunur.
● İşin Uzmanı İçin Küçük Bir İş – Hydroseeding işlemininin pek çok faydasından biri de, geniş alanların uygun maliyetle olduğu kadar, etkin ve hızlı bir biçimde kaplanabilmesidir. Geniş araziler hydroseeding malçıyla hızla koruma altına alınarak, yalnızca birkaç hafta içinde yemyeşil çimlere kavuşabilir.
Google’da etrafınızdaki hizmet sağlayıcılara dair basit bir hydroseeding araması yaparak, deneyimsiz kişilerin verilen süre ve bütçe içinde tamamlamakta zorlanacağı büyük bir projeyi işin uzmanına teslim edebilirsiniz.
Tüm avantajlarını gördükten sonra hydroseeding yönteminin geniş ticari alanlar için neden bu denli popüler bir seçenek olduğunu anlamak zor değil. Bu yöntem benzerlerinden çok daha ucuz olduğu halde çok daha iyi sonuçlar verdiğinden, bir sonraki ticari projenizde bu yöntemi kullanmaya bir şans tanımanızda yarar var.
Hydroseeding’i Kendi Başınıza Uygulamanın Dezavantajları Neler?
Her şeyde olduğu gibi, hydroseeding yönteminin de avantajları ve dezavantajları var. Burada, denge adına, iyi bir seçenek olmayabileceği durumları ele alıyoruz.
● Donanım Pahalıya Gelebilir – Hydroseeding’i kendiniz uygulamayı denemek isterseniz donanımı satın almak da kiralamak da epey pahalıya patlayabilir. Kendin Yap uygulamalarının temel hedeflerinden biri bütçe kontrolü olduğundan, doğru donanım için orantısızca büyük meblağlar ödemek akıl kârı olmaz.
● Yüksek Su Tüketimi – Hydroseeding karışımını elde etmek için çok fazla suya ihtiyacınız olacağı gibi, bir sonraki bölümde göreceğimiz şekilde, tohumları iyi durumda tutmak için de günde 2-3 kez sulamak gerekir. Bu hem su hem de zaman israfına neden olur.
● Sonuçlar Hemen Alınmaz – Hazır çim kullandığınızda anında sonuç alırsınız; yani uygulamadan hemen sonra çim alanlarınızı kullanmaya başlayabilirsiniz. Fakat hydroseeding seçeneğini tercih ettiğiniz takdirde, çimlerin gözle görünür hale gelmesi en az 3-4 hafta sürer. Buna ek olarak, ilave gecikmelere neden olabilen mekanik sorunlar da çıkabilir.
● Başarılı Uygulamalar Beceri Gerektirir – En iyi sonuçları elde etmek için önemli bir miktar beceri gerektiğini de göz ardı etmemek gerek. Tohum ekiminden önce toprağı gerektiği şekilde hazırlamanın yanı sıra, doğru tohumu seçmeniz ve onu doğru şekilde ekmeniz gerekir, ki bu da kolay bir iş değildir.
Hydroseeding Sürecinin Aşamaları Neler?
Ticari hydroseeding projelerinin büyük çoğunluğunda, dikkate alınması gereken çok fazla konu olduğundan, hidroçim tohumunun profesyonel olarak uygulanmasına ihtiyaç vardır.
Alınması gereken ilk önemli karar, kullanılacak çimin türüyle ilgilidir. Sırf tohum seçimi bile insanın cesaretini kırabilir. Dikkate alınması gereken diğer bir konu, arazinin coğrafi konumu ve tohumun çimlenmek için ihtiyaç duyacağı koşulların neler olduğudur (sıcak, kuraklığa yatkın veya hastalığa yatkın bölgeler).
Bu işi kendiniz yapıyorsanız, ihtiyaçlarınıza uygun tohum türünü seçtikten sonraki aşamaları doğru sırada yerine getirmeniz çok önemlidir. Gelin, bunlara ayrıntılı olarak göz atalım.
● 1. Aşama – Toprak analizi – Toprağınız fazla asidik veya fazla alkali ise istediğiniz sonuçları elde edemeyebilirsiniz. Çim tohumlarınızın çıkabilmesi için, 6,5-7 arası bir pH derecesi gereklidir. Toprağınızın değerleri bu aralığın dışındaysa, onları istenen seviyelere getirmek için kompost, kükürt veya kireç kullanılabilir.
● 2. Aşama – Yabani otların ve taşların ayıklanması – Hydroseeding uygulamalarında elinizin altında çıplak toprak (yabani otsuz ve taşsız) olmalıdır. Tüm bu “fazlalık”ları kaldırarak, tüm tohumların toprağa ulaşmasını, böylece de çıplak veya dengesiz gelişmiş alanlar oluşmamasını garanti etmiş olursunuz.
● 3. Aşama – Toprak Tesviyesi – Sıradaki aşama, toprak tesviyesi. Hazırladığınız çim tohumu karışımının çimlendirmek istediğiniz alanın dışına taşmaması için kenarları 7-8 cm. yükseltin. Aksi takdirde civardaki yapılara zarar gelebilir.
● 4. Aşama – Humus/Kompost Uygulaması – Artık, hydroseeding yöntemi ile ekeceğiniz tohumların ihtiyaç duyacağı besinleri verme zamanı. Bunu yaklaşık 5 cm.lik bir kompost veya humus tabakası uygulayarak yapacaksınız. Tabakayı söz konusu alana eşit şekilde yaymaya dikkat edin ki tohumlarınız, sağlıklı bir şekilde büyüyebilmek için ihtiyaç duydukları her şeye sahip olsunlar.
● 5. Aşama – Hydroseed Makinenizin Hazırlanması – Hangi hydroseeding donanımını kullanırsanız kullanın, makinede karışımın iyice karışmasını sağlayan bir parça olacaktır. İşte şimdi onu çalıştırma zamanı.
● 6. Aşama – Hydroseeding Uygulaması – Sıra esas konuda: Hydroseeding karışımınızı uygulamak. Hidrolik bir cihaza bağlı bir püskürtücü yardımıyla karışımı çimlendirmek istediğiniz alana eşit olarak yayacaksınız.
Bunun biraz pis bir iş olduğu konusunda sizi uyaralım; fakat içiniz rahat olsun. Tüm malzemeler tamamen zehirsiz ve zararsız.
Uygulama aşaması da tamamlandıktan sonra, sıra sürekli bakımı düşünmeye geliyor. Bu aşama da diğerleri kadar önemli, çünkü tohumları nemli tutmayı, yani çimlendirilecek alanı günde 2-3 kez sulamayı gerektiriyor.
Uygulamadan 7-10 gün sonra tohumların çimlendiğini görmeye başlayacaksınız; fakat köklerin güçlenmesi biraz daha vakit alacak. Bu aşamada üstlerine basılmaması gerektiğinden, 4-6 hafta için alanın etrafına bant çekmek iyi bir fikir olacaktır. Bunu izleyen 3-4 aylık süreçte de seyrek kullanım tavsiye edilir.